Bilgiye giden yol
Gerçek tarihi öğrenmek için içimizde büyük bir merak ve istek olmalı. Benim için bu istek ve merak duygularını besleyen en büyük sebep birilerinin yalanını ortaya çıkarmak. Kandırılma durumunu ispatlamak. İnsanların nasıl aslında bir matrix içinde yaşatıldığının insanların farkına varmasını sağlamak.
Devam
Aslında bu sabah başka şeyler yazacaktım ama Armenia-Ancient Land isimli grupta yaptığım paylaşımlara gördüğüm ilgi, destek ve sevgi beni bu yazıyı yazmaya itti. Tabii ki bazıları çıkıp bir Türkün neden Ermenilerle ilgili eserleri, tarihi ve belgeleri paylaştığıma anlam veremeyip olumsuz
Devam
Yaşadığımız yerler değişse de binalar yok olsa o anılar bizimle birlikte yaşar ve ölürler. Belki bu yüzden yaşadıklarımı yazılara döküp yayınlıyorum. Çünkü tüm bu yaşanmışlıklar benim zihnimle birlikte sona erecek. Şimdi hep devam edecek ama geçmiş ancak okunursa ve anlatılırsa
Devam
Yaşadığımız dünyada siyasetçilerin aldığı kararlar ve hareketler dolaylı veya direkt olarak hayatımızı etkiliyor. İnsanoğlu unuttuğu ve bilmediği zaman defalarca kandırılabiliyorlar. Bunun için benim çözümüm Tarih ve Kronoloji okumak. Çünkü tarihi en yalansız bir şekilde kronolojiden yakalayıp orada olanları ölçerek gerçeklere
DevamDesperado filminde bıçaklı adam “Meksikalı Haydut Navajas” rolündeki Joaquim Almeidaya benzeyen Bayburtlu Kemal Ağabey, 30 katlı gökdelenin gölgesinde “Buraları hep domates tarlasıydı” dedi. “Almanya’da işçiydim. 1969 yılında buraya geldiğimde burasının sahibi bir Ermeni bana domates tarlasını üç otuz paraya sattı.
Devam
İran hem büyük bir ülke hem de ülke rejimi ve imajı ile ilgili olarak turistik bir ülke değil. Benim gibi turistik ülkeler yerine turistik olmayan yerleri tercih eden birilerinin çoktan keşfettiği bir ülke. Hem ucuz hem de bozulmamış bir çok
Devam
Bir sürü makale konusu aklıma geliyor. Not alırsam hatırlıyorum. Almazsam aklımdan uçuyorlar. O yüzden defterime yazacağım makale konularını not alıyorum. Uydurma gerçekliğin, sanal gerçeklikle birlikte bize sunulduğu bu dünyada gerçek hayatı bulabilmek için kendimizde kalıp neyi neden düşündüğümüzü ve yaptığımızın
DevamBu akşam Amin Maalouf kitaplarından bir çeşitleme yapmak istediğim için bu yazıyı yazdı. Yazarın ilk okuduğum kitabı “Semerkant” uzun yıllarca önce okudum. Belki 20 yıl olmuştur. YKY o zamanlar çok değerli eserleri ilk basan yayıneviydi. Başlıktaki “Semerkant ve Doğunun Limanlarını”
Devam
En sevdiğim şarkılardan birisinin Türkçe tercümesi. “Hasta Siempre Comandante” Latin Amerika müziği benim için her zaman çok değerlidir. Buna Brezilya Müziği dahildir. Bu şarkıları dinlerken tarihlerini okurum. Bize bu çok uzak coğrafya ile nasıl bu kadar yakın kadere sahip oluruz
Devam
Sadri Alışık gibi bıyıkları vardı. Başında Harold Lloyd gibi bir şapkası vardı. Ben tanıdığımda 70’li yaşlarının başındaydı. Babamın konfeksiyon dükkanının yanındaki 1900’lü yılların başından kalma bir Neo-Klasik binada otururdu. Yalnız yaşardı. Annesine olan bağlılığı yüzünden hiç evlenememiş. Psikiyatrist olduktan sonra
Devam
İzlediğim en ilginç dizilerden birisi. İki dilde çekilmiş. Ölü bir dil olan Latince ve Almanca. Alman yapımı bir dizi. Dizi M.S 9 yılındaki Teutoburg Ormanı (Varus) Savaşını konu alıyor. Büyük Roma’nın ilerlemesini durdurmasına sebep olan bu savaş ve savaştan sonraki
Devam
Bir gün Atina’nın merkezinden elektriko ( tren) ile Pire’ye gidiyorum. Elektriko aynı bizim Yenikapı-Kirazlı Metro hattı gibi bazen yer altından bazen yer üstünden giden bir tren. Çok eski 1860larda yapılmış bir hat. Tavros istasyonunda inip sağo sola bakıp yürümeye başladım.
Devam
Patates Yunanistan ile nasıl tanıştı? Yıl 1829. Yunanistan, Osmanlı’dan bağımsızlığını kazanmış. Harıl harıl memleket kurmaya çalışıyorlar. Tamam bağımsız oldular ama fakirlik, açlık da diz boyu. Yunanistan’ın ilk devlet başkanı Yannis Kapodistrias. “Bu memleketi açlıktan kurtarsa kurtarsa patates kurtarır” diyor ve
DevamAtina şehrinde yaşayanların çok iyi bildiği bir konudan bahsetmek istiyorum. Şehirde inşaat yapılmıyor gibi. Kriz sonrası inşaatlar tamamen durmuş. Yeni yapılan bina görmek çölde kutup ayısı görmek gibi zor. O yüzden genel olarak insanlar 40-45 yıllık binalarda yaşıyor. Ayrıca burada
DevamHypatia 370 yılında Büyük İskenderin kurduğu İskenderiye şehrinde doğdu. Doğduğu şehir müze ve kütüphanesiyle ünlüydü, o dönemde bilim ve felsefenin merkeziydi. Şehirde Mısırlılar, Yunanlar ve Yahudiler birlikte yaşamaktaydı. Babası İskenderiye Matematik okulunda eğitim veren Theon’du. Babasından matematik, felsefe, astronomi, şiir
Devam