Aslında bu sabah başka şeyler yazacaktım ama Armenia-Ancient Land isimli grupta yaptığım paylaşımlara gördüğüm ilgi, destek ve sevgi beni bu yazıyı yazmaya itti. Tabii ki bazıları çıkıp bir Türkün neden Ermenilerle ilgili eserleri, tarihi ve belgeleri paylaştığıma anlam veremeyip olumsuz tepkiler verebiliyor bana ama inanın bu benim daha çok paylaşım yapıp daha çok insana dokunmak ve etkileşime girmem için bir motivasyon oluyor. Mesela Ermeni Alfabesini kullanan Kıpçak boylarını anlattım. Kars ilinin Kağızman İlçesinde bir köyde sağlam duran kocaman bir ortaçağ Ermeni-Gürcü kilisesini anlattım. Bir süre ahır olarak kullanılmış. Sonra turizm için kullanmaya başlamışlar. Osmanlı Ermeni’si Saray Mimarlarının yaptığı sarayları paylaştım. Peki neden bu yazıları ve paylaşımları yapıyorum?
Bence üç sebebi var. İlkokul birinci sınıfta ilk sıra arkadaşım 6 ay boyunca bir Ermeni Kızıydı. Satenik Haçeryan. Çok iyi arkadaştık ve bana kiliselerindeki ayinleri, nasıl dua ettiklerini anlatıyordu 6 yaşında. Surp Zadig (Paskalya), Surp Dzununt ( İsanın Doğumu-Noel) bayramlarında neler yaptıklarını anlatıyordu. İkincisi 2000 yılında çalıştığım fabrikada benim bölümde 50 kişiden tek Müslüman bendim. Rum, Yahudi, Süryani, Ermeni bir çok çalışma arkadaşım oldu. Cenaze, Vaftiz ve bir sürü özel anı paylaştık. Orada bize verilen milli eğitimin yalan olduğunu anladım. Kandırıldım. Kandırılıyoruz. Tüm ülkelerdeki milli eğitimler yalan. İnsanlara bir veya iki düşman millet figürü verip bununla korkmaları, nefret etmeleri ve kendi zihin güçlerini kullanmaları engelleniyor. Bu otomatik kalıp o milletten birini gördüğümüzde veya okuduğumuzda direkt ön yargıya girip kendimiz olmamamıza engel oluyor. Bunun için yazıyorum. Yani Ermeni, Arap, Yunan, Türk yaratılan sahte kimliklerin altında azap çekiyoruz. Kandırılmak ve aldatılmak insana en fazla acı veren durumlardan birisidir. İnsan olduğumuzu hatırlamak ve sevmek için bu zihin kalıplarını kırmamız lazım.
Hem Yunanlara hem Ermenilere ilgi duyma sebebim de şu. Baba Tarafım Adanalı. Çocukluğum yazları Adana’da geçti. Anne Tarafım İstanbullu. Hem Bizans hem de Ermeni kültürünün egemen olduğu yerlerde yaşadım. Babaannem Malatyalı. Tesadüf Eseri Askerliğimi Malatya’da yaptım. Dedem Maraşlı. O yüzden bu milletleri yazmak araştırmak ve anlamak beni mutlu ediyor. Bir de onları şaşırtmak. Zihin kalıplarını ve koşullanmalarını kırmak. Bunu bilgi paylaşıp onlarla iletişim kurarak yapıyorum. Çünkü sahte bir şekilde düşman edilmişiz. Aynı kültürü paylaşıp düşman olamayız. Bu bir illüzyon.
Sevgilerimle