Yunanistan’da yaşan Türkler arasında genelde bir tartışma vardır. “Yemekleri bizim gibi yapamıyorlar” Yunanistan’da ortak yemeklerimizin bir çoğu yapılmakta. Bazen aynı isimler kullanılıyor bazen ise aynı yemeğe farklı isimler vermiş oluyorlar. Döner-Giro, Baklava-Baklava, Musakka-Musakka, Yalancı Dolma-Yalancı Dolmades, Kebap-Kebap, Şiş-Suvlaki, Lokum-Lokumi, Lokma-Lokmades vs. Buraya yazmakla bitmez. O kadar ortak yemek var ki. Aslında bunun Türkiye içinde bulunan bölgelerde ki yemek farkından hiç bir farkı yok. Herkesin damak tadı çok farklı. Her yerde bölgesine göre değişik bir renk ve tat aynı yemeğe eklenip çıkartılabiliyor.

Mesela Kısır Antakya’da yapılırken aynı çiğ köfte gibi yoğrulur. İçine nar ekşisi, sarımsak, biber salçası, taze nane, taze soğan konur. Bol zeytinyağı eklenir. Limon yoğrulurken içine kabuğu ile atılır. Domates rendelenir. İstanbul’da kıvırcık, kornişon turşu, kavrulmuş kuru soğan eklenir. Ayrıca bu eve göre de değişir tabii. Yunanistan konusu da aynı böyledir. Her bölgenin sebze ve meyvesinin veya baharatının da tadı farklıdır. Yunanistan’da yaşan Türkler olarak burada yapılan yiyeceklerde Türkiye’deki tadı bulamadığımızdan yakınırız. Türkler yine yapmaktadır aynı yemeği. Mesela Lahmacun. Burada Lahmacunu kalın ve büyük yapıp 3,5€ tanesini satıyorlar. Kuyruk yağı koyulmuyor. Baharat yok. O yüzden tadı farklı oluyor. Mesela Döner terbiyeleri farkı ve yaprak şeklinde kesilmiyor döner. Fakat porsiyonları çok büyük. Bir porsiyon döner 7€ ama iki kişi doyuyor.

Souvlaki denilen yemek şudur. “Şiş” demek aslında. Döner veya kamış şişte ( kalamaki) pişirilmiş domuz,tavuk, dana etinden parçalar bizim tırnak pidesinin içine dolduruluyor. Bu geniş silindir bir kağıt ile sıkıştırılıyor. O kadar et dolduruyorlar ki et dışarı taşıyor. Garnitür olarak bizim haydari kıvamında cacık ve çok ince yarım ay şeklinde doğranmış soğan ve domates konuyor. Bir de patates kızartması. New York’da gittiğim bir yunan dönerci plastik çatal vermişti. Üstteki kısmı dökmeden yemem için. Mesela kıyma (Kima) kebap var. Kuyruk yağı yerine iç yağı ile yumuşatıyorlar ben seviyorum. Gelelim diğer yiyeceklere. Mesela Mousakka (Musakka) beşamel soslu yapılıyor. Köfteye “Biftekya” diyorlar ve büyük hamburger köftesi gibi yapıyorlar. Tatlılar çok şerbetli geliyor bizim damak tadımıza. Bunun dışında burada hala iş ahlakı üst seviyede diyebilirim. Mesela yazın mandralar yoğurt yapmıyor. Çünkü kuzulama yok. Süt yok. Marketlerde tabii ki yoğurt var ama çömleklerdeki yoğurt yok. Süt yağı çalınmış sütten peynir yapmıyorlar. 30 sene sonra peynirli bir şeyler yeyince ağzımın süt kokmasına alışmaya başladım. Yiyecekler daha doğal. Pazarlarda doğal sebze ve meyve hala bol. Bir de horta dedikleri yabani ot yiyorlar. Eskiden istanbulda satılan “Labada, Radika, Rezene tarzı otlar bol tüketiliyor. Haşlayıp zeytin yağı ile yiyorlar.
O yüzden küresel fast food devleri pek tutunamıyor. Çünkü halk yapılan yiyeceklerin lezzetini beğenmiyor. Mesela Kendi hamburger zincilerine gidiyorlar. Yarın başka bir konuda görüşmek üzere

Bilmediğimiz Yunanistan-4 Yunan Yemeği Mi Daha İyi? Türk Yemeği Mi?

Yazı dolaşımı


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir