2018 yılında yapılmış olan birinci sezon mükemmeldi. O zamana göre yapılmış en değişik ve farklı diziydi. O zaman da saçmaydı ama işlenişi ve verdiği duygu çok eşsizdi. Zaten bir sezon için yapılmıştı. Mini bir internet dizisiydi. Konusu çok ilginçti. Türkiye’de olmayacak olan bir şeydi. Emekli bir Adliye katibi dul karısı ölmüş yalnız yaşıyor. Kedisini kaybediyor. Sonra bir bakıyor kedi yatağın altında yatıyor. Cansız. Veterinere götürüyor. Su ve Mama vermeyi unutmuş. Doktora gidiyor. Doktor Alzheimer başlangıcı teşhisi koyuyor. Dikkat edin zamanla her şeyi unutmaya başlayacaksınız diye uyarıyor. Adliye Katibi (Haluk Bilginer) Agah Beyoğlu da kediyi gömerken yıllardır bir türlü yapamadığı şeyi yapmaya cesaret buluyor. Nasılsa her şeyi unutacak. Bir kostüm bulup (Kedi) adaletin ceza vermediği herkesi bulup tek tek öldürüyor. Türkiye’de böyle birisinin olabileceğine inanmıyorum. Çünkü insanlar hem biatçı hem de kaderci. Yani kader böyleymiş deyip cezasız kalan suçların cezasını kesmez. Ya da “Bana ne ya, başıma bir bele gelir” diye düşünür ve etliye sütlüye dokunmaz. Gelelim 5 sene sonra çekilen 2.Sezona. Zorlama olmuş. Amerikan havası daha da artmış. John Wick Türkçe konuşuyor gibi bir dizi çekilmiş. 6. Bölüme kadar izledim. Oyuncular müthiş oynamış. Bir numara oyunculuk diyebilirim. İlk sezonki tat sadece 6.Bölümle gelmeye başladı. Daha 6 bölüm daha var. Bakalım. Bir de Jenerik müziği. Bence gelmiş geçmiş en iyi Jenerik müziği. 1000 defa dinlesem sıkılmam.
ozankemalcullu.com
Bilgiye giden yol