Son yazımda “Arbeit Macht Frei” yazım Nazilerden bahsedilmiş sanıldı. Aslında anlatmak istediğim hayatımızın tüketim toplumu ile “Toplama Kamplarına” dönüştürüldüğünü düşündüğümü anlatmak istedim. Bir ev ve araba almak için hayatımızı sadece çalışarak geçirdiğimiz hayatlarımızın aslında kölelik üzerine kurulu olduğunu anlatmak istedim. Elimize verilen Kredi Kartları bizim sürekli borçlanıp durmadan çalışmamızı sağlıyor. O yüzden bu sistemi sorgulamak ve anlamak bizim elimizde.

Ben bu kredi kartlarının hayatımızı bombaladığını ve sadece köle gibi çalışarak ne istediğimizi ve hayatın bizim için olan anlamını anlamadan yaşamımıza yol açtığına inanıyorum. Demem o ki aslında içine doğduğumuzun bu hayatın anlamı sürekli çalışmak değil onu anlamak ve bir şeyler yaratmak olmalı. Bize verilen zeka ile biz kendimizi geliştirip bu hayatı anlarsak bu kurgunun da kafamızda yıkılmasını sağlamış olacağız. Bunun için kendimiz ile bağlantı kurup otomatik düşüncenin dışına çıkmamız gerekiyor. Eğer istemediğimiz bir hayatın içinde yaşıyorsak bunu da görüp farkına olacak olan bizleriz. Sorgulamak bize kalıyor. Esaret sadece aklımızda. Onun dışına çıkabilmek de bizim elimizde. Kimse bizi esaretten kurtaramaz. Çünkü o bizim sorumluluğumuzda olan bir şey.

Aslında hepimizin hayatı bir roman. Bu hayatı yaşarken yaşadıklarımız ve öğrendiklerimizi bizim duygu ve düşüncelerimizi ve onun sonuncunda da eylemlerimizi etkiliyor. Çocukluğunda çevresinde, ailesinde, okulda zorbalık görüp değersizlik yaşamış insanlar bir şekilde hayatlarına giren her şeyi fırsat olarak kullanıp bu değersizliği yarattıklarıyla değiştirmiştir. İşte farkındalıkla karşılaşmamızı sağlayacak olan en büyük gelişmelerden birisi de budur. Bir değer yaratıp bunu dünya ile paylaşmak bize çok büyük bir özgüven ve değer hissi katmaktadır. Tipimiz veya şeklimiz ne olursa olsun aslında insanlardan kabul görmek istememizin sebebi de budur. Dışardan alınmak istenen onaylanmak ve değerli sayılma ihtiyacı. Bu ihtiyacı ortaya çıkartan da öğrendiğimiz değersizlik duygusudur.

Kendi değerimizi kendimiz belirleyip kurban rolünü seçmeyi bıraktığımızda da varlığımıza ne kadar çok değer katabilirsek o kadar bunu varlığımızın anlayıp farkına varacağıdır. O yüzden kendimizi ne kadar değerli ve sevgi dolu kılarsak o kadar daha güzel bir hayatımızın olacağıdır. Bunu yapabilmek bizim elimizdedir. Bir şeyler öğrenip bunu başkalarıyla paylaşmak bizim için o yüzden çok önemlidir.

Elimizdeki Bomba

Yazı dolaşımı


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir