Kendimi bildim bileli bulunduğum yerin dışındaki yerler ve insanları merak etmişimdir. Nedenini bilmediğim bir his sürekli yer değiştirmemi ve yeni insanlar tanımamı söyler durur bana. Yeni şehirler, yeni kasabalar, yeni ülkeler ve ve yeni insanlar. Her ülkenin, şehrin ve orada yaşayan insanların bir hikayesi vardır. Her coğrafyanın kendi içinde bulunduğu durumdan dolayı başına kendine has şeyler gelir. İnsanların yaşadıkları hem değişken hem de birbirine benzerdir. Hayatı heyecanlı ve değişik kılan benim için bu değişik düşünce yapıları ve insanların yaşama şekilleridir. İşte bu insanlara ulaşmak için en büyük anahtar Türkçe dışında bir dil öğrenmekti. Bu da tabii ki tüm dünyanın artık ortak dili haline gelmiş olan İngiliz diliydi. Dünyanın en kolay dili diyebilirim. Tabii ki Türk diline göre farklı bir yapısı var ama diğer Hint-Avrupa dilleri ile karşılaşınca bizim dilimizin uzaydan geldiğini söyleyebilir.
İngilizce insana diğer Hint-Avrupa dillerini anlama veya anlamaya yakınlaşma yetisi veriyor. Gramer yapısı ile çok farklı olan Hint-Avrupa dillerini de algılamaya başlıyorsunuz. Bir dili bilmek demek milyarlarca insanla iletişime girebilmek demek. Onların hislerini ve düşünce yapısını anlamak ve hayatı daha çok hissetmek demek. Bir nevi yaşamı anlamak için daha çok oksijen almak demek. İngilizce ile Türkiye dışına çıkıp başka insanlarla iletişim kurup o ülkelerde yaşayıp ekmek parası kazanabilirsiniz. İnsanlarla iletişim kurmanın insana verdiği öz güven ve yeni şeyleri görme ve kazanma istediği inan anlatılamaz. Kelimeler bu durumda kifayetsiz kalır.
Yurt dışında yaşarken en çok şükrettiğim şeylerin başında tabii ki sağlık ve ailem geliyor. Ondan sonra elimdeki diğer yetenekler. Bunun başında İngilizce geliyor. Çocuklarınıza bir iyilik yapmak istiyorsanız onların çok küçük yaşta bir kaç dil öğrenmesini sağlayın. Hayatım anlamını anlasınlar. Gezsinler ve görsünler. Tanışacakları ve konuşacakları her insan onlara yeni şeyler öğretecek ve başka ülkelerde insanların nasıl yaşadıklarını görecekler.
İngilizcenin Şu an öğrendiğim Yunancaya o kadar çok yardımı dokunuyor ki ancak yaşanınca anlaşılır. Tıp, Biyoloji, Sosyoloji, Psikoloji dahil bir çok bilimin kökeni bu dil. Farkında olmadan dilimizdeki Fransızca ve Yunanca kelimelerle biz zaten Yunan dilinin zenginliğini yaşıyoruz.
Bir dil bir insan iki dil iki insan!