Psikolojide çok moda bir tabir var şu an. Tabii menşei Amerika olduğu için İngilizce. Resilience aşağı resilience yukarı her psikoloji toplantısı veya söyleşisinde bu “Resilience” geçiyor. Kelime anlamı duygusal süreklilik ya da istikrar. Hayatın dalgalanmalarında, iniş çıkışlarda ruhsal düzenimizi en kısa zamanda geri toplamak. Salmamak, dağılınca geri toplanmak gibi bir şey. Psihi yunanca ruh demek. Psihillogia da ruh bilimi. Psikoloji kelimesi de bize Fransızcadan geldiği için böyle okuyup söylüyoruz. Bu aynı vücudun uzuvlarının güçlenmesi gibi hayatta ne kadar varsak ne kadar onun içindeysek bu duygusal istikrar da o kadar artıyor. Üzün süre depresyon veya üzüntü durumunda kalmıyoruz. Bunun içinde en güzel şey hayata atılıp kendi isteklerimizi gerçekleştirmek. Bunların farkına varmak. Ne istediğimizi bulmak kendimizi tanımak. Bir odada kendi başımıza oturup hiç bir şey yapmadan gözlerimiz kapalı nefes alıp vermek gibi 45-50 dakika bir parkta kuşları izlemek gibi.
Yani hayatta zorlanmak, karar almak, hata yapmak, yeni deneyimlere girmek bizi aynı antrenmanlı kaslarımız gibi güçlendiriyor. O yüzden çocuklarımızın kendi kararlarını alabilecek ortamlara yönlendirmek ve onları gözlemleyip fikir belirtmek en güzeli. Hayatta her zaman karşılaşılabilen çeşitli stres faktörleri bulunmaktadır. Kişilerde travmatik etkiler bırakan olaylar, sağlık problemleri, ilişkilerde yaşanan sıkıntılar, ekonomik zorluklar hayatın her anında bulunan stres faktörleridir. Psikolojik dayanıklılık bu stres faktörleri ile karşılaşıldığındaki sürece uyum gösterebilmektir. Psikolojik dayanıklılık stres faktörlerine uyum sağlayıp tekrar toparlanma gücü bulmak ve bu süreçten olumlu sonuçlar alabilmektir.
Kişilerin karşılaştıkları farklı zorluklar karşısında güçlenmesi psikolojik dayanıklılığının da güçlenmesini sağlayabilmektedir. Bu nedenle psikolojik dayanıklılık, zorluklar karşısında gösterilen uyum sağlama becerisi tek bir olaydan ziyade uzun bir süreci ifade etmektedir ve zorluklara karşı uyum sağlama sürecinde kişilere yardımcı olan bazı karakter özellikleri bulunmaktadır. Doğuştan Gelen Bazı Özellikler Psikolojik Dayanıklılığı Etkiliyor.
Psikolojik dayanıklılığı yüksek olan kişilerin doğuştan gelen bazı özelliklerinin olduğuna inanılmaktadır. Doğuştan itibaren kolay bir mizaca sahip olmak kişilerin yumuşak başlı ve daha esnek bir yapıya sahip olmalarını sağlayarak psikolojik dayanıklılığını olumlu yönde etkilemektedir. Psikolojik dayanıklılığı yüksek olan kişilerin doğuştan geldiğine inanılan diğer özellikleri ise arkadaş canlısı ve sevecen bir yapıya sahip olmaları, aynı zamanda liderlik özelliklerini taşımalarıdır.