Hayatımda bazı ülkelere gitme sebebim zihinsel olarak çekildiğim için diyebilirim. İçimde öyle bir istek oluyor ki bu illa gidip görmem lazım ve gidip görmeden bitmiyor bu istek ve çekim. Gittiğim onlarca ülke içinde Yunanistan, Bosna-Hersek ve İtalya’da Ravenna şehri diyebilirim. 2007 yılında bebeğimiz 4 aylık iken birden Bosna’ya gitmek için karar aldım. Yapma etme bebek çok küçük falan diyenleri dinlemeyip 3 bilet alıp yallah önce Zagrebe uçtuk. 7 gün içinde Zagreb, Banja Luka, Travnik, Sarajevo, Mostar, Dubrovnik, Split, Zageb yapıp iki ülke ve bir sürü yer gördük. Araba kiraladım. Bu yazıda Bosna-Hersek şehirlerinden bahsedeceğim. Dağlık bir ülke Bosna ve hayvancılık başlıca geçin kaynakları. Yollar tek şeritli ve çok virajlı. O yüzden araçla gidecek olan veya kiralayacak olan iki kez düşünsün. Araç kullanmak hiç kolay değil. Yollar hem kalabalık hem uçurum. Karadeniz gibi. Et ve süt ürünleri müthiş. Tüm balkanlar gibi peynir, süt ve yoğurt harika. Etler mükemmel. Köfteleri balkanlardaki en iyi köfte diyebilirim. Börekleri harika. Kömür ateşinde pişiriyorlar börekleri. İnsanlar müthiş cana yakın ve dost canlısı. Sırp Cumhuriyeti kısmında da aynı şeyler geçerli. Sarajevo ya da Saraybosna Osmanlı havasını alabileceğiniz şekilde korunmuş. Tam bir Osmanlı şehri. Camiler, ezanlar, çarşılar, kapalı çarşılar, sebiller vs. Şehrin sonraki sakinleri Avusturyalılar da şehre bir hava kaymış Avrupa şehri olduğunu hissettiğiniz bölümleri de var.
Şehrin yeni kısmı bildiğin komünist şehri. Büyük çirkin bloklardan oluşuyor. Doğa mükemmel şehrin dışında. Şehir felaket yokuşlu. Her yeri yokuş diyebilirim. Onlarca eski camii var. O camilerden birisine Ali Paşa camisine gitmek istedim ordayken. Küçük bir cami. Şehrin hafif dışında. Caminin bahçesi mezarlarla dolu. 500 yıllık mezarlar var. İçlerinden bir mezar taşı eski tarz ama yeni. Gıcır gıcır. Gidip üstünü okudum. Birden ağlamaya başladım. Bir yer bulup oturdum. Sakinleşmek için. Hakkija Turajlic yazıyordu mezar taşında. Eski Bosna-Hersek Başbakan Yardımcısı. 1993 yılında Milliyet gazetesini okurken manşette Boşnak Başbakan Yardımcısının o zaman süren savaş esnasında Sarajevo Havaalanından şehre gelirken içinde bulunduğu Birleşmiş Milletler Zırhlı aracını Sırp Milisler durduruyor. Fransız BM askerleri de aracın kapısını açıyorlar. Bir Sırp milisi de fırsat bu fırsat deyip eski başbakan yardımcısını tarıyor. Başbakan Yardımcısı orada hayatını kaybediyor Bu haksızlığa ve duruma o kadar üzülmüştüm ki demek içten içe gidip görmek istedim. Bu istek benim gidip Hakkı Turayliç beyin mezarını ziyaret etmemi sağladı.