İstanbullu biri olarak ne zaman doğup büyüdüğüm şehri özlesem Atina’da bana şehrimi en çok “Δημοτικη Αγορα”‘ya giderim. Diğer adıyla “βαρβακειοσ Αγορα” Yani Athenas caddesindeki Merkez Balık ve Et Pazarı.Bina 1878-1880 yılları arasında Ioannis Koumelis isimli mimar tarafından inşa edilmiştir. Yunan başkentinin mimari, ekonomik ve sosyal tarihinin önemli bir anıtıdır.
Çarşı geçen yılar içinde yıpranmış ve zarar görmüştür. Bunlardan en önemlisi, 20. yüzyılın başlarında camdan yapılmış olan kubbenin yıkılmasıydı. Merkez Belediye Pazarı, büyük bir kapalı merkezi Atriyuma sahip dikdörtgen bir binadan oluşmaktadır. 1.180 m2’lik bir alana ve 17 m yüksekliğe sahip Atriyum alanında, balık pazarı yer alırken, 2.036 m2’lik bir alana ve 7 m yüksekliğe sahip olan et pazarı, verandayı çevreleyen ve binanın çevresini tanımlayan üç galeriyi kaplar. Dört köşede taştan yapılmış kuleler vardır. Buradaki koku,sesler, renkler ve atmosfer bana Beyoğlu, Kadıköy çarşılarını hatırlatır.
Bana Atina şehrinin kalbi gibi gelir orası. Etrafında konuşlanmış baharat, şarküteri ve peynir dükkanları ile Atina’nın en renkli en civcivli en kımıl kımıl yeridir. Balık, Envai çeşit et, Baharat, Şarküteri ürünlerini görebilirsiniz. Ayrıca o renk cümbüşü ve kokular arasında tezgahtarların sesleri etrafa ayrı bir hava katmaktadır. Kadıköy çarşısı gibi dar sokaklar ve iki katlı dükkanlardan oluşmasa bizim eski sabit pazarlar gibi olsa da güzeldir. Atina şehrimizin kendisine has bir dokusudur. Korunmalıdır. Atian Halk Pazarı , Athinas, Evripidou, Eolou and Sofokleous caddeleri ile çevrilmiştir. Eğer gitmek isterseniz en iyi vakit sabah 7-8 gibidir. Ayrıca çarşıda bazı dükkanlar “Patsa” adında İşkembe çorbası satmaktadır.
Çarşı’da çıkınca etrafta bir sürü manav ve kebapçıda bulunmaktadır. Soluklanmak için oturacağınız kafelerde vardır. Çarşıda satılan et ve balık ürünleri gerçekten uygun fiyatlaradır.